4 Ocak 2010 Pazartesi

İKİ DÜNYALILAR

DEKOR: Bir Fakir odası…soğuk ve çıplak hissi veren eşyalar. Giyim, günlük kıyafet.




Kız (Dışarıdan sesi duyulur.) Hemen geliyorum…(üstünü başını düzeltererk içeri girer çok beklettim mi sıkılmadınız ya? (Erkeğin karşısına oturur. Yüzünde ki ciddiyetten başka hiçbir şey güzel değildir
Erkek (Masaya ilişmiş, eyreti oturur. Ürkek bakışlarla etrafı süzer) Yoo fark etmedim bile..Kaç kişi oturuyorsunuz burada
Kız Bir annem var, hasta, kalkacağa da benzemiyor. Bir de ben.
Erkek Başka kimseniz
Kız Yok…sahi beni tanıyormuydunuz?
Erkek Tanıyorum,
Kız Nereden?
Erkek Önce size bir şey sorabilir miyi?
Kız tabii
Erkek Bugün çok yalan söylediniz mi?
Kız (gözleri büyür, küçülür, gülümser) Tuhaf…tuhafsınız…karanlık oldu ışığı yakayım.
Erkek Oturun, böyle daha iyi.
Kız Nasıl isterseniz. Ha niye sormuştunuz?
Erkek Söyleyeceğim. Ancak hemen söze girmek istemiyorum. Siz bugün hiç yalan söylediniz mi?
Kız Sokak ortasında birden bire konuştuk. Hayret…Oysa yolda bana kimsenin baktığını, laf attığını bile hatırlamam. Güzel de değilim, ben de kendime dikkat etmem ya. Halbu ki ilk defa konuştuğum biriyle buraya kadar geldim.
Erkek Ne iş yaparsın?
Kız Dikiş dikerim, evlere giderim, evlere giderim. Sanat okulunu bitirdim. Buğün bir evde elbise diktim, geç kaldı, yorgunum…ama şimdi değilim (kalkar) Yiyecek bir şeyler getireyim…Tuhaf baktınız, birine mi benzettiniz beni(meyve soyar)
Erkek Hayır…ama tanıyor gibiyim
Kız Fakat bir şeyler hissediyorum. Yalan söyledim mi bu gün…tabi söyledim…söylemişimdir… belki…
Erkek Daha önce buraya başkasıyla geldin mi?
Kız Ben fena kadın değilim. Olamam da…erkeklerden nefret ederim. Belki çirkin olduğum için dedim ya ilk defa siz baktınız yüzümeöyle…Niçin? Söyleyin kuzum.
Erkek Bilmem ben böyleyim işte. Size anlatacağım hepsini, gücenmeyin lütfen.
Kız Rica ederim
Erkek Düşüncelerimi şekillendirmek istiyorum. Bakın bir de ben sizi dünyanın en doğru kızı farzettim.
Kız Değilim veya olamam.
Erkek Ben öyle düşünüyorum, öyle görüyorum..Dünyanınen dürüst kızı şablonuma seni oturtmak istiyorum. Sizi sevmek istedim bir an. Böyle bir his geldi içimden…tıpkı o sunuz, orada ki gibi…
Kız O, sevgiliniz mi?
Erkek Hayır sevgilim yok. Doğruluk var...Benim dünyam var, ben kurdum o dünyayı, orada doğruluk var. Yalnız ben biliyorum orayı, bana aittir oarsı. Sıkıldım mı kendimi oraya atarım. Orada huzur b ulurum, orada mutlu olurum
Kız Ne hoşsunuz…beni de götürürmüsünüz oraya?
Erkek Orada yalan yoktur.
Kız Kadın yok mu?
Erkek Kadın yalan demek mi? Orada her şeyin doğrusu var. Sizi görür görmez Oranın kadınına benzettim. Onun için sizinle hemen konuşabildim. Elbsenizin içinde ruhunuz var, gözlerinizde siz dolusunuz. Gurur ve yalan yok gibi…Sizi sevmek istiyorum. Bu bir hayal, ikinci dünyam gibi…İsminizi sakın söylemeyin, bir birimizden emin olana kadar.
Kız Ama nasıl olur ben varım, ben gerçeğim, oysa sizin ikinci dünyanız bir hayal, nasıl böyle bir ilişki kurabilirsiniz?
Erkek Ben kurarım. Kurdum bile. İşte ikinci dünyamdayız ve siz o kızlardan birisiniz
Kız (güler) karıştırdım.
Erkek Niye güldünüz? Hayatınızda hiç tezat yok mu? Her şeyimizde dizi dizi çelişki yok mu? Hep doğruluktan bahseder, hep gerçeğe yönelmiş görünür, doğruluktan ve gerçekten kaçarız değil mi? Burada, bana yalansız tek şey gösterebilir misiniz?
Kız Hayır gösteremeyiz. (durur, bakışırlar) sizi çok mu aldattılar? Size ikinci dün ya kurduracak kadar yalan mı söylediler?
Erkek Daha yalansızını bulamadım burada. Her zamanki gibi, herkes gib o da yalan söyledi. Hem de beklemediğim bir anda. Bu gün ayrıldım ondan. Bana çok yakındı. Sevildiğimden en az şüphe ettiğim gündü. Yanıldım…
Kız Onu yeni mi tanıyordunuz?
Erkek Doğduğu günden beri
Kız Arkadaşınız mı?
Erkek Nene lazım bir kız. Fakat onu benim dünyama götürmeyeceğim. Yalan söyledi bana.
Kız Merak ettim nasıl yalan söyledi, sizi üzmüyorsa anlatır mısınız?
Erkek Dün evde olup olmadığını gizledi.
Kız Hepsi bu kadar mı?
Erkek Yalan olması yetmiyor mu? Niye büyüğünü, küçüğünü arıyoruz? Bu bir ihanetin başlangıcı olabilir. Büyük bir gerçekle, ufacık bir toplu iğnenin saklanması bence aynı şeydir.
Kız Nasıl olur
Erkek Bakın yalanın küçüğü insanı şüpheye düşürmeden direk hakikat olur. Büyük yalan için kılıf lazım, ama küçükte buna ihtiyaç yoktur.
Kız (dağılmıştır) Biraz daha açar mısınız?
Erkek En basiti, sıkıcı bir ziyareti güler yüzle karşılayan centilmenin minik yalanı, veya bor,ç isteyen birine, sıkıntıda olduğunu söyleyen zenginin para yalanı, yahut şifasız bir hastaya basit bir ilacın tesirini söyleyen hekimin tedavi yalanı…hele kadının haya ved süs yalanı, bin çeşit aşk, iftira, mübalağa, övünme yalanı, olmayan şeyi var sayan hepsi, hepsi cemiyetin mayasındaki bozukluklar, çatlaklıklar hepsi yalanlarla sızıntı yapar ve her büyük küçükten başlar.
Kız Çok doğru…sabahleyin yüzüne bakılmayacak kadar çirkin suratlar birer batman boyayla, bir iki takma şeyle diğerlerinden hiç te fark edilmez. Bunlara her gün her yerde raslamak mümkün. Dünya yalan dolu, hayret, yalan dünyası sanki. Sizi dinlemek zevk veriyor bana (kalkar) Anneme bakayı m. Ha ceketinizi almadım, verin asayım.
Erkek Kalsın isterseniz, fazla kalmayacağım.
Kız İyi ağırlayamadığımı biliyorum. Biraz da sıktım sizi, havada sıkıcı gibi. Çıkarın, gidene kadar rahat edin. (Erkek ceketini çıkartır, kıza verir. Kız, katlar, bir kenara koyar. Dışarı çıkar, az sonra geri gelir)
Erkek Bu gece bana yalan söylemeyin ne olur…Sizi benim dünyama götürdüm.
Kız Söylemedim, söylemem de.Erkek Ben inanıyorum.Aksi oluncaya kadar her şey göründüğü şekilde ‘ doğru’ diye inanmak zorundayız. Evet bunun için ben inanıyorum ve inandığım için de mutluyum.
Kız Üzülüyorum sizi tanıdıkça …Demek kalbinizi kırdılar…yazık
Erkek İsterse yürek dolusu merhametiniz olsun, gene de bana acıyamazsınız.
Kız Niçin
Erkek Çünkü ben sizin ölçülerinize sığmam, taşarım. Yalandan arınmış halimi yansıtıyorum size. Benim dünyamın insanları oluyoruz..Benim değerlerim ve benim ölçülerim içindeyiz. O halde hüzünlü değiliz, acımayın bana. Asıl acınacak olanlar aldattıklarını sanan yalancılardır. Onlara acıyın.
Kız Peki…nasıl isterseniz
Erkek (ayağı kalkar) Kendinize ve başkalarına ait felaketleri sezdiğiniz an, ruhunuzun karanlığı içinizden dışınıza sızar, isli lambadan sızan ışık gibi. veya bulutları yırtan güneş gibi.
Kız Evet
Erkek (bağırarak) O zaman zalim kralların üstünde gezdiği esirlerin çilesini çekeriz, değil mi
Kız (aynı tonda) korkunç
Erkek Haklısınız. İşte gerçek bu, korkuç olan. Ama her gün ki yaşantımızda bundan habersiz gibiyiz…mezarın içindeyiz sanki, sanki bütün yanardağlar lavlarını kalbimizin içine püskürttüğü halde,
Kız Hissiz ve korkunç
Erkek Doğru, tıpkı senin gibi işinden yogun dönen milyonlarcasının halsizlikten sallanışlarını yaşarız. Fakat bilmeyiz, görmeyiz, düşünmeyiz. Çünkü bunların hiç biri şuurumuzda yer etmemiştir. Sanki bunlar bizden birer parça değil. Sanki midemiz bizim de kolumuz, bacağımız, kafamız bizim değil…bizden birer parça değil.
Kız Ah... çok doğru, çok doğru ama hiç kimse sizin gibi düşünemiyor veya düşünmüyor (gözlerine bakar, öyle kalır)
Erkek Neden öyle durdunıuz, bir şey mi söylemek istiyordunuz?
Kız Size yalan söyleyen arkadaşlarınızı düşünüyorum…onlar ne kadar kalpsiz ve hissizmişler. Sizin gibi bu kadar dürüst ve samimi bir insana bunu yapanların yürekleri taştan olmalı. Onlara insan bile denmez.
Erkek Onları düşünmeğe değmez. Yürekleri ve sözleri kendilerinin olmayan herkes aynıdır. Siz benim dünyamı düşünün kafi.
Kız Benim tanıdığım insanlar da sizin tarif ettikleriniz gibi.Hepsinin gözlerinde aynı körlük, bakışlarında manasızlık, et ve kemik ötesinde hiçbir his duymayan zavallılar.
Erkek Ben öyle değil miyim?
Kız Siz çok değişiksiniz. İnsanın içine, ta ruhuna kadar saplanan bakışlarınız var. Sözleriniz de öyle. Yaşayışınız da mutlaka öyledir. Yolda bir tuhaf baktınız bana.
Erkek Sizin yaşantınız faklı mı?
Kız (derin nefes akarak içini çeker) Ben basit yaşıyorum.
Erkek Neden öyle içinizi çektiniz
Kız Hiç sadece…
Erkek Evet sadece…tamamlayın cümlenizi
Kız Kalsın,
Erkek İnsanın bu kadar içine dönük olması iyi değil. Hem siz güzelsiniz de, benim dünyamın kızları gibi..
Kız Daha görüşeceğiz demiştiniz, doğru değil mi?
Erkek Her zaman
Kız Yalansız olmak, gerçek olmak, temiz olmak ne güzel.
Erkek Annen nasıl,
Kız Öldü…öldü say,
Erkek (İrkilir) Öldü mü ? Benim dünyamda anneler ölmez, kızlar da yalnız kalmazlar.
Kız (acımalı) Ne olur siz arasıra buraya gelmek lütfunda bulunun. Beni teselli edip, güç vermiş olursunuz. Buna ihtiyacım var.
Erkek (saatine bakar) Gitmeliyim.
Kız Bir saniye bekleyin (çıkar)
Erkek (bir hayli bekler, kız gelmez, huzursuz olur, ceketini giyer, kendi kendine) gelmeyecek galüba (kapıyı açar, bağırır) Heeeeyy kimse yok mu?
Kadın (Buruşuk yüzlü , şişman, yaşlı bir kadın) Bir şey mi istedin küçük bey?
Erkek Benimle gelen hanımı soracaktım.
Kadın O gitti
Erkek Nereye
Kadın Bilmem
Erkek Gelmeyecek mi
Kadın Buğün gelmez artık
Erkek Annesi hasta yatmıyor mu?
Kadın (ürkütücü kahkaha atar) Annesi mi?
Erkek (şaşkın) O kız burada otur muyor mu?
Kadın Arasıra müşteri getirir , sizin gibi,?
Erkek Ben müşteri miyim?
Kadın Yok yemsin
Erkek Nerede bulurum onu
Kadın Arama, Onu bulamazsın. Nerde akşam orada sabah…başka ister misin? (Erkek çıkmak ister, Kadın papıyı keser.) Dur bakalım süt kuzusu, borcunu ödemedin.
Erkek Ne, borcum mu var size
Kadın Bedeva mı oturdunuz, oynaştınız, seviştiniz saatlerdir? Yediğiniz içtiğiniz de caba
Erkek (fazla direnmez, elini cüzdanına atar, aranır…)Vay canına…cüzdanım yok. Kız cüzdanımı almış. Parasız kaldım.
Kadın Anlamam ben gözünü açsaydın.
Erkek (Ceplerini çıkarır gösterir.) İşte bakın… bir kuruşum yok.
Kadın Cüzdanın yoksa ceketi var. Bırak ceketini.
Erkek Saatini çıkarır) Bunu alın, bu da yalancıdır.
Kadın (saati alır kulağına tutar) işliyor, para eder.
Erkek (çıkarken) Bin eğrinin içinde bir doğruya raslamak hakikaten zor, ama imkansız değil. Aramaya devam edeceğim. Herkesin ayrı bir dünyası olduğunu biliyorum. Arıyacağım ve benim dünyama yakışanı mutlaka bulacağım. Yunus Taptuk Ermenin kapısına kırk yıl eğri olmayan odun taşıdı. O koca ormanda doğru odunları aradı ve buldu.

N urettin GÜLDEN

Orhangazi - 1979

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder